Kardeşim ölçenlerin yaptıkları hatalıysa alırsın balığı verirsin bir kuruma resmi rapor alır konuşursun. Yazıda diyorki sen durup dururken aids testi yaptırırmısın, şüpelendiğin bir durum varsa başka. Marmara denizi için temiz diyebilmek için biraz bile vicdan olmaması gerekir. Sorumlular bile kirliliği kabul etmişken bu nasıl bir anlayıştır. Kirliliğin sorumlusu Levent Beymi yoksa dile getirmesimi bazı kesimleri rahatsız ediyor?
teşekkürler Levent Artüz, teşekkürler Deşifre programı.
Ben MAREM projesini basından izleyen bir kişiyim. Ve tüm konuşulanları ve yazılanları değerlendirdikten sonra şunu anladım:
"LEVENT BEY" diye eleştirilen kişi MAREM projesinin koordinatörü, çalışmayı, özellikle burada bahsedilen ağır metal, yani kimyasal sonuçlara varan "Marmara üniversitesi" hocaları gözüküyor.
keza mikrobiyolojik çalışmayı da "Bahçeşehir Üniversitesi" üstlenmiş.
"LEVENT BEY" projenin koordinatörü ve Basında gözüken yüzü olarak algıladım.
Yani bulunan sonuçlar, değerli üniversitelerimizin sonuçları olarak görülüyor!.
Eleştiri o zaman o kurumlara yönelik oluyor ki, o zaman istemediğimiz bir sonucu açıklayan kurum tü kakadır oluyor.
Site yönetimi izin verirse Deşifre programındaki haber ile ilgili görüşlerimi aşağıdaki linkte görebilirsiniz. Yukarıdaki mesaj esasen Levent beye yönelik yazılmıştır.
http://www.gelbalder.org/balikcilik-sorunlari/2715-balikta-agir-metal-tartismasinda-medya-maniple-eden-mi-yoksa-maniple-edilen-mi.html
Denizin kıyısında yaşayan bizler olarak durumu kabullenmekteki zorluğu anlıyorum. Ama bu ortada olan durumu kabullenememek, inkar etmek niye. İnkar edenlerde eğer bir artniyet yoksa demekki durum bizim gördüğümüzdende daha kötü demektir.
Levent bey kaleminize sağlık.
Bir Leven Artüz klasiği daha.
Marmara denizi ile ilgili çevre araştırmasına deniz kenarında kurulu bir kimya fabrikasını sponsor yapan, son yıllarda ısrarla kamuoyuna yalan ve yalnış bilgi veren ( Marmara'da yaşayan canlı türleri) birisinden başka bir şeyde beklenmezdi. İzmit körfezi öldü 5 balık türü yaşıyor, Marmara'da su yüzyenin 5 metre altında yaşam kalmadı diyen birisini elbette ciddiye almamak gerekir ama söz konusu kamuoyu olunca zatı muhteremde bilim insanı sıfatıyla ortaya çıkınca cevap vermek elzem oluyor. Sayın Artüz, "Bunun için “bilimsel” kanıt istemez" diyerek kendini komik duruma düşürmüştür. Denizcanlıları üzerine bu tarz bir açıklama yapmak için elbette bilimsel araştırma gerekir, üstelik bu araştırma prosedürleri örnek alma, muhafaza ve analiz konularında sıkı prosedürler gerektirir. Tarım Gıda ve Hayvancılık bakanlığı bu haber üzerine açıklama yapmışken siz bu açıklamaya ancak bilimsel bir araştırmanın sonuçları ile karşı çıkabilirsiniz ve ne yazıkki bu araştırmalar sizin bilim ve bilimsellikten anladıklarınıızdan daha ileri bir şeydir. Ben Marmara'da5 canlı türü kaldı açıklamanızdan buyana sizi bulunduğum barınağa bekliyorum. Bizim barınakta 40 civarı canlı türü bulunmakta. Nasıl olupta bu kadar hatalı bir açıklama yaptığınızı hala anlayabilmiş değiliz. İthal Salmon satışlarındaki ciddi düşüşlerle bir ilgisi olabilirmi ?
Denizlerimize temiz diyenler utansın
Bu kadar açık ve yalın bir anlatım için,Kaleminize ve yüreğinize sağlık Levent Bey.Bu tehlike yıllardır bilinmektedir,fakat alınan bir önlem yok Bizde insan sağlığı çok ucuz ...! Sevgiyle kalın