Vedat SINMAZ... Pazarlıkçı Mahmut

28 Aralık 2010, 15:11

Mahmut, ilk pazarlığını Azrail'le yaptı. Yedi aylık cılız bir bebek olarak Dünya'ya gelmişti. Doktorlar, ümitlerini kesmişlerdi Mahmut'tan. Bir hafta oksijen çadırında kaldı. Belki tıpta bir mucize gerçekleşti ve bu yaşam savaşını Mahmut kazandı.

PAZARLIKÇI MAHMUT

Mahmut, ilk pazarlığını Azrail’le yaptı. Yedi aylık cılız bir bebek olarak dünya’ya gelmişti. Doktorlar, ümitlerini kesmişlerdi Mahmut’tan. Bir hafta oksijen çadırında kaldı. Belki tıpta bir mucize gerçekleşti ve bu yaşam savaşını Mahmut kazandı.

Azrail ile yaptığı pazarlık hoşuna gitmiş olacak ki, bu alışkanlığını yaşam boyunca sürdürdü. Çocukluğu, okul hayatı hep pazarlıklarla geçti. Öğretmenden sınavda beş isterdi. Öğretmen

Bu alışkanlığını gençlik yıllarında da sürdürdü. Artık mahallenin bakkalı, manavı hatta simitçisi bile Mahmut’un bu huyunu kanıksadığından satacakları malların iki misli fiyatını söylerlerdi Mahmut’a. Ama o,allem eder, kallem eder yine de onların söylediği fiyatın üçte birini verirdi. Eee, Mahmut bu kolay mı baş etmek?

Mahmut, pazarlık alışkanlığını evlilik hayatında da sürdürdü. Daha alacağı kızı ailesinden isterken beş bileziği ikiye, alyansı da gümüşe düşürdü. Balayı için Antalya’ya gitmeye karar verdilerse de, Mahmut Afyon’dan ileriye gitmedi. Bulduğu ilk otele girdi. Eşini ve valizlerini kalacağı odaya yerleştirdikten sonra lobiye inip, otel görevlisiyle pazarlığa girişti. Pazarlık uzun sürdüğünden yukarı çıktığında eşi çoktan uyumuştu. Böylece yüz görümlüğünden de kurtulmuş oldu.

Mahmut’un bu alışkanlığı tüm yurda yayıldı. Futbol kulübü yöneticileri yanlarına Mahmut’u almadan futbolcu transferi yapmıyorlardı. Mahmut hem yarı fiyatına, hem de bir yerine iki futbolcu alıyordu. İş adamları da yurtdışından mal alımlarında Mahmut’u yanlarından eksik etmiyorlardı. Ülke büyüklerinin de kulağına gitti Mahmut’un pazarlık uzmanlığı. Mahmut fueloil ile doğalgazı ülkeye bedava ya getiriyordu. Mahmut’un sayesinde ülke ekonomisi kat kat gelişti. Enflasyon düştü. Dış ticaret açığı sıfıra indi.

Mahmut’un Azrail ile ikinci tanışması İstanbul-Ankara karayolunun Kızılcahamam mevkiinde gerçekleşti. Bindiği otobüs şarampole yuvarlanmış, Mahmut kanlar içinde yerde yatıyordu. Azrail başucuna dikilmiş:

Bu sefer ben kazandım… diyordu.

Diyordu ama Mahmut’un umurunda bile değildi. Son nefesini verirken Adapazarı parasına Kızılcahamam’a gitmenin keyfini tadıyordu yüzündeki gülümseme ile…

Vedat SINMAZ

vedatsinmaz@gmail.com