KANLICADA BİR FUTBOL SAHASI VE BİR BEKLENTİ... İskender GÜRDÖL

25 Eylül 2016, 08:20

Tekke Mevkii'n deki boş ve engebeli arazi düzeltilip futbol oynamaya elverişli hale getirilmesinden bu yana...

KANLICADA BİR FUTBOL SAHASI VE BİR BEKLENTİ

Yıllar çabuk çabuk geçti. Tekke Mevkii'n deki boş ve engebeli arazi düzeltilip futbol oynamaya elverişli hale getirilmesinden bu yana seneleri yuttuk ve epeyce de yaşlandık. Uzun zaman orada topun peşinden koştuk. Sonra da bizden sonraki kuşak o sahanın tozunu yuttu. Zaman zaman resmi maçlarda oynandı. Ve, herkes memnundu. En azından Kanlıca' nın ve çevrenin gençleri gereksiz yerlerde vakit geçirmek yerine, Boğazın bu muhteşem köşesinde topla boğuştu.

Epey bir süre sonra Kanlıca’ lılara bir bilgi, bir haber ulaştı. Askerlerin; " burası bize ait bir alan, bu nedenle derhal terk edin " şeklindeki bu istekleri kısa bir zaman sonra yaşama geçirildi. Hemen de tel örgülerle çevrildi. Sonuçta da onlarca, yüzlerce genç malum yerlere mahkum edildi.

Şimdi de görüyor ve duyuyorum ki; bizim saha sanırım askerlerden alınmış, çağımızın muhteşem müteşebbislerine ( !...) devredilme konumuna getirilmiş.

İroni bir yana; bu alan gerçekten bireysel girişimcilere ( sözüm ona ) verilirse, Kanlıca ve çevresi adına büyük bir üzüntüye neden olur. Bu da toplumsal açıdan bir yara açılması demektir. Çünkü, bireysel girişimciliğin ruhunda kazan kazan siyaseti yatar. Bu nedenle de yatırımcı ülke gencini ve sporunu düşünme yerine doğal olarak kendi cebini doldurmaya bakar. Onun için yapacağı sözde spor tesisi para kazanmaya yöneliktir. Bu oluşumlar da; obezler için zayıflama veya mide kaslarından baklava şekli oluşturma salonundan başka bir şey olmayacaktır. Ha! bir de; eklem ve kas katili, statik elektrik yüklü halı sahalar var, orada oynaya bilmek için sıra beklenen, ayrıca, üzerine fazlaca para ödenen…

Yukarıda anlatmaya çalıştığım ortam oluşunca; bizim gelir durumu düşük ailelerin çocukları otomatik olarak bu alanların dışına kalıyor. O da kalkıyor başka mekanlar aramaya başlıyor. Bulmakta da gecikmiyor. Tabi ki oralardan sporcu da yetişmiyor. Ortalıkta genç kalmayınca da, Uluslararası yarışmalarda boy göstermek için, yarışmacı bulunamıyor. Sonra da çok normalmiş gibi, devşirme adam arama yoluna baş vurulur. Bulunur da. Olimpiyatlara gidilir. Ve kaçınılmaz son hüsranla dönülür. Bu sıkıntıda harcanan paralar da heba olur. Bu kısır döngü de onlarca yıldır döner durur.

İşte, bu nedenlerden dolayı, ekonomik anlamda her ne kadar liberal bir görüntü sergilemeye çalışan hükümetlerin, böylesine toplumun önemli bir kesimini ilgilendiren konularda biraz da olsa “ sosyal devlet “ kavramını unutmaması gerekir.

Gençlik Ve Spor Bakanlığından beklentimiz, bu alanın çeşitli spor alanları ile donatılıp, bir kompleks haline getirilerek Kanlıca Spor Kulübünün kullanımına verilmesidir.

Geçmişi anımsadık , kısaca. Birazda toplumsal yaralardan bir tanesine yine kısaca değinmek istedik. Sonra da , içimizden geldiğince mırıldananım dedik belki duyan olur diye…

Korumuzu yitirdik, lütfen sahamıza dokunmayın……..

İskender Gürdöl

.......................................................................................................