| ||||||||||
| ||||||||||
| ||||||||||
HABER ARAEN ÇOK OKUNANLAR |
Erdem KOZAN... Türk demokrasisi ağır yaralıSon yıllarda Türkiye’de siyaset ‘kasetler’ üzerinden yönlendirilmeye başlandı. Nitekim “kaset siyaseti yapıyorsunuz” “kasetler üzerinden mevki edinmiş” gibi kalıplaşmış cümleler bu sürecin meyveleridir. Türk demokrasisi ağır yaralı Son yıllarda Türkiye’de siyaset ‘kasetler’ üzerinden yönlendirilmeye başlandı. Nitekim “kaset siyaseti yapıyorsunuz” “kasetler üzerinden mevki edinmiş” gibi kalıplaşmış cümleler bu sürecin meyveleridir. Ne kadar ‘kaset’ denilen cihazların teknolojisi çoktan geride kalmış, artık sadece posta pulu büyüklüğündeki belleklerin kullanıldığı bir dönemde olsak da bugün, hiçbir tabir “gizli kaset”ten daha fazla ilgi uyandıramaz, onun verdiği gizemin yerini tutamaz. (Bkz: gizli usb, gizli video, gizli kayıt, gizli çekim...)
Kaset siyasetinin son mağduru MHP on üst düzey üyesinin istifa etmesiyle seçim sürecinde büyük bir darbe aldı. Peki, bu noktaya nasıl gelindi? MHP’ye yönelen taarruzların faili kim(ler)dir?
12 Eylül referandumu sürecinde Gülen cemaati ile MHP’nin soğuk ilişkileri kavgaya dönüştü. Ölülerin bile kalkıp ‘evet’ oyu vermesi gerektiğini söyleyen Fethullah Gülen’e, o sırada ‘hayır’ kampanyası yürüten Devlet Bahçeli’nin “Ölüleri mezardan kaldırıp oy kullandıracağına, ABD’den gelerek, 12 Eylül’de oy kullansın” şeklindeki çıkışı ‘cemaat’in eski defterleri açmasına neden olmuştu. MHP’nin eski lideri Alparslan Türkeş ile Gülen arasındaki olumlu ilişkileri hatırlatarak MHP tabanının aklını karıştıran ‘cemaat’, referandumdan da istediği sonucu almıştı. Ancak kavga sona ermemişti. Referandum sonrası düzenlediği basın toplantısında “Fethullah Gülen grubuna karşı, MHP’lilerin saygısı gittikçe azalmaktadır. Bu konuyu dikkate alırlarsa, kendileri için de yararlı olur”‘cemaat’in yayın organları tarafından topa tutulmaya başlandı. Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı köşesinde şöyle yazmıştı: “Dost uyarılarını dikkate almak yerine referandumdan suçlular listesi oluşturmak; o listenin ön sıralarına ‘cemaat’ ve ‘Sayın Gülen’i yazmak çok büyük bir hata. Dost acı söyler; ama doğru söyler. MHP özüne dönmeli, varlık nedenini inkâr eden bir yola girmemeli. Ve daha önemlisi, dostlarını incitmemeli!..” açıklamasında bulunan Devlet Bahçeli,
MHP yanlış(!) yollara gitmeye ve dostlarını(!) incitmeye devam etmiş olmalı ki Zaman Gazetesi’nin ilk sayfasında aylarca sistemli olarak MHP aleyhinde haberler yapılmıştı. Haberler o kadar sınır tanımaz hale gelmişti ki MHP’nin BDP ile ittifak yaptığı, Öcalan ile görüştüğünü zannedebilirdiniz.
Tam da bugünlerde ‘farklı ülkücülük’ isminde bir internet sitesi MHP’nin neredeyse tüm Başkanlık Divanı üyelerine ait gizli olarak çekilmiş dört adet görüntü yayınlıyor, altı parti üyesinin de görüntüsünün olduğunu iddia ediyor ve tehditler savuruyordu. Ardından gelen istifalar…
Ne yani, görüntüleri kaydeden ve yayınlayan Gülen cemaati midir? Bu sorunun cevabını bilmiyoruz. Bu konuda elde edilebilmiş tek delil ise bu yayınları yapan sitenin finansörünün AKP’li Faruk Bayındır olduğudur. Ancak Bayındır kredi kartından yapılan bu ödemelerden habersiz olduğunu söyleyerek serbest kalmıştır. Gerçek failler, eğer istenirse, IP numarası ile derhal bulunabilecekken yetkili makamlar bu konuda bir çalışma yapıyorlar mı, bilinmemektedir...
Kişilerin konutlarına girerek cihazlar yerleştirmek ve bu cihazlarla görüntüler kaydetmek… Bu sıradan bir grubun yapabileceği bir iş değildir. Öncelikle konuta cihaz yerleştirmek için yer tespit edilmelidir, yer tespiti için de telefon analiz sistemi ile görüşmelerin ve hedeflerin buluştukları yerlerin belirlenmesi ve telefonların gizlice dinlenmesi şarttır. Yoksa cihazların nereye yerleştirileceği bilinemez.(1) Tüm bunlar bir araya getirildiğinde bu işleri yapabilecek yegâne grubun devletin bazı birimleri içerisindeki, Hanefi Avcı’nın da kitabında işaret ettiği, ‘cemaat’ unsurları olduğu fikri mantık çerçevesindedir. Bu süreçte MHP ile ‘cemaat’ arasındaki yaşanan kavga da bu mantık çerçevesine dâhil olmaktadır.
Büyük Ortadoğu Projesi, federasyon anayasası ve ılımlı İslam üçgeni içerisinde MHP’ye yer yok. Bu artık herkesin malumudur. MHP bu taarruzlardan ne durumda çıkacak bilemiyoruz ancak Türk demokrasisinin ağır yaralı olarak çıkacağı kesindir.
Erdem Kozan
KAYNAKLAR: (1) Hanefi Avcı, Haliçte Yaşayan Simonlar-Dün Devlet Bugün Cemaat / Angora Yayınları, Sayfa: 568, 569
|
İSTANBUL Hava durumu
|
||||||||
Altyapı: MyDesign Haber Sistemi |