Gazete Tiyatroterapi
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

HABER ARA


Gelişmiş Arama

EN ÇOK OKUNANLAR

Mehmet YAVRUTÜRK... SEÇİMLERİMİZ/TARAFIMIZ

Mehmet YAVRUTÜRK... SEÇİMLERİMİZ/TARAFIMIZ

Tarih 21 Mart 2011, 12:15 Editör

Hayat, doğduğumuz günden başlayarak önümüze seçenekler koyar. Ve bu hayat boyu sürer. Kişinin yetiştiriliş tarzı, eğitimi, kültürü, yaşı, cinsiyeti, meşrebi seçimlerinde tayin edici unsurdur. Konunun felsefi, kültürel, sosyo/kültürel, sosyo/psikolojik, pedogojik v.s yanını işin üstatlarına (örneğin, sevgili editörümüz Sinan Hoca'ya) bırakıp....


 

                                  SEÇİMLERİMİZ/TARAFIMIZ

    Hayat,  doğduğumuz günden başlayarak önümüze seçenekler koyar. Ve bu hayat boyu sürer. Kişinin yetiştiriliş tarzı, eğitimi, kültürü, yaşı, cinsiyeti, meşrebi seçimlerinde tayin edici unsurdur.  Konunun felsefi, kültürel, sosyo/kültürel, sosyo/psikolojik, pedogojik v.s yanını işin üstatlarına (örneğin, sevgili editörümüz Sinan Hoca'ya) bırakıp, sığ sularda dolaşalım:

    Gençken önümüzde uzun, bilinmezlerle dolu, karmaşık yollar vardır. Hangi yoldan gidersek ‘hayat denilen labirent’te ki peynire veya havuca ulaşabiliriz? Ama nasıl olsa zaman çoktur. Hem labirent de dolaşmanın heyecanı da fena değildir. Orta yaşlılıkta peynire veya havuca ihtiyaç vardır, zaman dardır. Gerginlik başlar... Yaşlılıkta ise yollar kısalmış, zaman azalmış, her şey ayan beyan ortaya çıkmıştır. İleride, sislerin arasında, selvilerin ağırlıkta olduğu bir arazi parçası gün gün yaklaşmaktadır. Zaten hayat labirentinde ki peynirde kolesterol vardır, havucu yiyecek diş de kalmamıştır.

     Sabah kalkan genç; saçlarını,  banyo küvetinde timsah görmüş gibi dimdik mi yoksa inek yalamış gibi yamyassı mı yapmalı, x marka gömleğimi, y marka botu mu giymeli?.. ikilemleriyle boğuşurken...Yaşlılar; önce gözlüğü mü, kulaklığımı yoksa dişlerini mi taksam, kollesterol ilacını mı tansiyon ilacını mı önce alsam...Alzehaimer hapımı yuttum mu yutmadım mı...? Nedense bir türlü hatırlayamıyorum... üçlemleriyle beşlemleriyle uğraşırlar.

     Kendimizi doğrudan etkilemeyen konularda bile taraf oluruz. Örneğin televizyon da belgesel izlerken,  aslanın kovaladığı ceylanı, boğa güreşin de (matadora da bir şey olmasını istemeden) boğayı, İngiltere'ye karşı oynayan Gana'yı, Sezar'lı Roma'ya karşı Asrerix'li Galya'yı tutarız. Yaşımız biraz kemale erdikçe ufaktan tercihlerimizi değiştiririz; Ağustos böceği ve karınca hikayesinde önceden tutuğumuz karıncaya gıcık olur hatta karıncayiyen besleme planları yapmaya başlarız. Kovboy filimlerinde "yaşasın süvariler" i değil "vahşi Kızılderilileri" tutarız. Her ne kadar "miki fare" veya fettan "Tweety" bize sempatik gelmeye devam etse de hep kaybeden, töhmet altında kalan, okkanın altına gidip  itilip kakılan "Silvester" artık bir numaralı adamımızdır.

      Hayat acımasız tercihlere de zorlar bizi. Meksika’da Fidel Castro'ya katılan Ernesto CHE Guevara anılarında böyle bir tercihten bahseder: "Granma" yatıyla 25.11.1956 daTuxpan Limanı’ndan seksen üç kişi yola çıkarlar. Küba'ya ayak bastıklarının ertesi günü 5.12.1956 da Batista'nın askerlerinin baskınına uğrarlar. Çünki rehberleri haindir. Cephaneci vurulur. "Che" bilindiği gibi doktordur ve ekibin sağlık sorumlusudur. Gerisini kendi kaleminden aktaralım:"...Alegria De Pio da baskına uğradık... Cephaneci vuruldu, cephane sandığı önümde kaldı... Kendimi adadığım tıp ilmiyle, ihtilalci bir asker olmak arasın da bir seçme yapmam gerekiyordu. Ayaklarımın dibinde ilaç dolu bir çanta ile bir cephane sandığı yan yana duruyordu. İkisini birden taşımama olanak yoktu. Cephane sandığını tercih ettim ve ilaç çantamı arkada bıraktım. ( Ernesto Che Guevara/ Savaş Anıları syf.33) İstikamet Sierre Maestra Dağlarıdır. Bu yürüyüş 1.1.1959 günü "mitralyöz sesleri... ve zafer naralarıyla" Havana da son bulacaktır. "Che", doğru bir tercih yapmıştır!  

 Önümüz de bir seçim var. Bizim de önümüz de bir sandık olacak; cephane sandığı değil, seçim sandığı! Umalım ki herkes tercihini "Che" gibi doğru yapsın. Benim tercihim mi? Tabii ki her zaman olduğu gibi tercihim de oyum da "Silvestere" !

    

                                                                                               Mehmet YAVRUTÜRK

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Mehmet YAVRUTÜRK

"ONLAR ÖLÜRKEN DE GÜLÜYORLAR" M.YAVRUTÜRK

Başlıkta ki tırnak içindeki o sözler bana ait değil. İlk duyduğumda canımı çok acıtan bu sözler "Sudaki İzler" belg...

Hüzün Kavmindeniz... M.YAVRUTÜRK

Hüzün Kavmindeniz... M.YAVRUTÜRK Oğlunu askere uğurlayan babanın öyküsünü anlatan dost Mehmet Yavrutürk
 İSTANBUL Hava durumu


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi