Gazete Tiyatroterapi
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

HABER ARA


Gelişmiş Arama

EN ÇOK OKUNANLAR

"ONLAR ÖLÜRKEN DE GÜLÜYORLAR" M.YAVRUTÜRK

Tarih 01 Mayıs 2012, 10:15 Editör

Başlıkta ki tırnak içindeki o sözler bana ait değil. İlk duyduğumda canımı çok acıtan bu sözler "Sudaki İzler" belgeselini hazırlayıp sunan Savaş Karakaş'a ait. Havuzlardaki Yunusların aslın da çok acı çektiğinin bilimsel olarak kanıtlandığını anlatan Karakaş....




                                          "ONLAR ÖLÜRKEN DE GÜLÜYORLAR"

        Bir zamanların çok izlenen dizisi "Bir Demet Tiyatro" da bir "Eyvah Necdet" tipi vardı. Konuya genelde "Sen hiç ...... düşündün mü?" diye girerdi. Noktalı yerlerde kimi zaman kaplumbağalar kimi zaman timsahlar kimi zaman arılar... v.s olurdu. Ben de bugün sizlere :" Siz hiç Yunusları düşündünüz mü?" diye soracağım. Hani havuzlar da hoplayıp zıplayan, eğlenen, mutlu gibi yüzen, yüzünün fizyolojik ağız yapısı nedeniyle hep güldüğünü sandığımız Yunusları!

       Başlıkta ki tırnak içindeki o sözler bana ait değil. İlk duyduğumda canımı çok acıtan bu sözler "Sudaki İzler" belgeselini hazırlayıp sunan Savaş Karakaş'a ait. Havuzlardaki Yunusların aslın da çok acı çektiğinin bilimsel olarak kanıtlandığını anlatan Karakaş ;" Saatte 30 mil hız yapabilen, günde 40-50 mil yüzmesi gereken, yüzlerce metre derinliğe dalabilen, çok güçlü sonarları nedeniyle daracık havuzlarda çıldırma noktasına." geldiklerini, ölü balıklarla beslenip, antideprasan, diazem v.s ilaçlara maruz bırakıldıklarını belirtiyor. " Havuzlardan Okyanuslara/ Yunuslara Özgürlük" ( www.yunuslaraozgurluk.com) kampanyası çerçevesinde farkındalık yaratmak için İstanbul ve Çanakkale Boğazlarını yüzerek geçen, Meis'den Kaş'a yüzen Karakaş'ın çabaları sonunda karşılık da bulmaya başladı. Güneyde ki bazı Aqua Parklar, Yunus gösterilerine son verdiklerini, ellerindeki Yunusları- belli bir rehabilitasyon programında sonra- denizlere salacaklarını açıkladılar. İyilerin de kazanabileceğine olan inancımızı tazelemiş oldular. O Yunuslar da, daha bir iki gün önce Eminönü' den Üsküdar' a geçerken Salı Pazarı önünde gördüğüm özgür hemcinslerinin arasına katılabilecekler. Vapur ahalisinin, batının en hızlı silahşörlerini bile kıskandıracak bir hızla telefonlarına davranıp, fotoğrafladığı özgür sürü ait olduğu yerdeydi ve orada kalmalıydı.

       Bugün 1 Mayıs. İşçinin, emekçinin bayramı.Benim de ait olduğum..Son tahlil de ,dünyada ne varsa onların elinden çıkmış olan işçi sınıfı bugün bayramını kutluyor.Diğer günlerse (Belki bu günde) aynı havuzlarda ki Yunuslar gibi iş kazalarına kurban vermeye devam ediyorlar. Her yıl yüzlerce işçi (Bu yılın ilk üç ayında 167) şantiyelerde, madenlerde, tersanelerde v.s canlarını veriyor. Daha on gün önce tanık olduğum, Ankara Mevki Hastanesinin acilinde kanlar içinde sedye de yatanların akıbetini ise bilmiyoruz... Ama olsun, hiç değilse onların işleri vardı. Belki onlarda gülerek...

       Her neyse, ben başa dönüp, sorayım: "Siz hiç Yunusları düşündünüz mü?"

 

                                                                                                                      Mehmet YAVRUTÜRK


Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Mehmet YAVRUTÜRK

Hüzün Kavmindeniz... M.YAVRUTÜRK

Hüzün Kavmindeniz... M.YAVRUTÜRK Oğlunu askere uğurlayan babanın öyküsünü anlatan dost Mehmet Yavrutürk

TİYATRO'YA GEÇ KALMAK... M.YAVRUTÜRK

TİYATRO'YA GEÇ KALMAK... M.YAVRUTÜRK 1930 lu yıllar. Darülbedayi’nin (O zaman ki Şehir Tiyatroları) başında Muhsin Ertuğrul var. Bir haber gel...
 İSTANBUL Hava durumu


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi